LinkedIn’de Bilmeniz Gereken 10 İpucu -2-
LinkedIn profil düzenlemeleri gerçekleştirirken dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Bu yazımda bilmeniz ve uygulamanız gereken en iyi 10 ipucundan bahsedeceğim.
1.LinkedIn URL’nizi Kişiselleştirin.
LinkedIn, siz profil oluştururken bir web sitesinde olduğu gibi size özel bir alan oluşturur. Bu link genellikle adınız ve karmaşık sayılardan oluşur. Aramalarda bulunmak için LinkedIn URL’nizi düzenlemeniz ve özelleştirmeniz gerekir. Eğer mümkünse adınız ve soyanızın bulunduğu bir link seçiniz. Sayıların, çok fazla noktalama işaretinin bulunmamasına özen gösterin.
- Profilinizin sağ tarafında bulunan “Genel profil ve URL’nizi düzenleyin” yazısına tıklayın.
- Açılan yeni sayfada “Kişiselleştirilmiş URL’nizi düzenleyin” tıklayın.
- Mümkünse herhangi noktalama işareti veya sayı kullanmayın. Eğer daha önceden o alan alındıysa “-” işaretini kullanabilirsiniz öncelikli olarak.
2. LinkedIn Diğer Görüntülenenler Özelliğini Kapatma.
Diğer görüntülenenler özelliği ne demek önce bunu açıklayalım. Profilinize girildiğinde size benzer özellikler taşıyan (iş unvanı, şirket, okul bilgileri vb. gibi) diğer profiller sağ tarafta bir kutucukta profilinizi ziyaret eden kullanıcılara gösterilir.
Bu özelliği kapatırsanız başka profilleri öneremeyeceği için tüm ilgi sizin üzerinizde olacak ve böylece tıklayıp profilinizden çıkmayacaktır. Profilinizi ziyaret eden kişileri hem rakiplerinize yönlendirmemek hem de sizin profilinizde daha uzun zaman geçirmelerini sağlamak için bu özelliği kapatmanızı öneririm.
Peki, diğer görüntülenenler özelliğini nasıl kapatabiliriz?
Ayarlar ve Gizlilik sekmesinden “Hesap tercihleri” altında bulunan “Site tercihleri” altında, “Diğer görüntülenenler” tıklayın.
Sırasıyla Evet veya Hayır’ı seçmek için düğmeyi sola veya sağa çevirin. Hayır’ı seçerek kapatabilirsiniz. Değişiklikler otomatik olarak kaydedilecektir.
3. Bağlantı Kur Butonunu Takip Et Butonu ile Değiştirmek.
LinkedIn üyeleri 30.000 kişiye kadar 1. derece bağlantıya sahip olabilir. Bu sebeple takip et butonu ile değiştirirseniz sadece tanıdığınız veya bağlantıda kalmak istediğiniz kişilerin isteklerini kabul edersiniz. Diğer kullanıcılar sizi takip ederek güncellemelerinize, yayınladığınız gönderileri yine görebileceklerdir. Bağlantı sınırını doldurmamanız avantaj sağlayacaktır. Sizinle bağlantı kurmak isteyenler zaten yine davet gönderebilecekler sadece en başta profilinizde gözükecek olan buton değişecektir.
Takip et butonunu eklemek için Ayarlar ve Gizlilik sekmesinden “Görünürlük” altında bulunan “LinkedIn faaliyetlerinizin görünürlüğü” tıklayın. Takip Edenler penceresine tıklandığından “Takip et işlemini birincil yap” Evet’i seçerek bu butonu kullanılır hale getirebilirsiniz.
Eğer Linkedin’de içerik üretiyorsanız ve yeni özellik olan “Oluşturu Modu”na geçiş yaptıysanız yine bu buton aktif hale gelecektir.
Linkedin İçerik Oluşturu Modu açık mı?
Önemli özellikleri profilinize katacak bu mod, tüm hesaplara gelmeye başladı.
Hesabınızda oluşturucu modu açtıktan sonra neler değişecek?
▪️ Profilinizdeki ‘Bağlantı Kur’ düğmesi ‘Takip Et’ olarak değişir.
▪️ Profilinizde takipçi sayınız gösterilir. Önceden 500+ şeklinde sadece bağlantı sayınız yazıyordu.
▪️ Profilde hangi konu başlıkları ile ilgili içerik üretiyorsanız onu girmeniz için size 5 içerik alanı yazmanızı istiyor.Böylecek gönderilerinizin konularını gösterebilirsiniz.
▪️ Öne Çıkarılanlar ve Faaliyet bölümleriniz önce gösterilecek şekilde düzenlenecek.
Oluşturucu mod nasıl açılır?
Güncelleme ile bu özellik geldikten sonra size özel olan ‘Tablonuz’ kısmından ‘Oluşturucu Modu’ görebilirsiniz. Üzerine tıklayarak açmanız yeterli olacaktır.
LinkedIn bu özellik ile içerik üreticileri daha fazla desteklemek istiyor. Yeni özellikler daha da eklenecek gibi sonraki blog yazılarında nasıl iyi içerikler oluşturabiliriz bunlardan da bahsedeceğim.
4. Yorumunu Gönderiye Çevir.
Yaptığınız yorumlar sizin profilinizde de görüntülendiğinden bunların oldukça önem taşıdığını önceki blog yazılarımda belirtmiştim.
Bir gönderiye bir yorum yaptıysanız, ilgi gördüyse veya yorum yaptığınız kişiyi desteklemek istiyorsanız bunu kolaylıkla kendi gönderinize çevirebilirsiniz. Aşağıdaki gibi bir öneri göreceksiniz ona tıkladığınızda yorum yaptığınız kişinin paylaştığı şey ile sizin yorumunuz otomatik bir şekilde yeni paylaşımınız olacaktır. Oldukça kolaylık sağlayan ve içerik üretmeye teşvik edici bir özellik daha.
5. Yaptığınız Tasarımları Pdf Formatında Paylaşın.
LinkedIn’de yazı, görsel ve videonun yanı sıra dokümanlar paylaşabilmenize de olanak sağlıyor. Tek tek hazırladığınız yana kaydırmalı görselleri paylaşmak istiyorsanız bunu pdf haline getirin ve LinkedIn’de o şekilde paylaşın. Bu hem görsel açıdan güzel durmasına, kolaylıkla yana kaydırarak ilerlemesine faydalı olacaktır hem de etkileşim açısından daha iyi bir erişim sağlayacaktır.
6. Profil Fotoğrafını Analiz Et
Bir profil fotoğrafının LinkedIn için nasıl önemli bir role sahip olduğunu artık biliyoruz.
Kullandığın profil görselinin uygun olup olmadığını analiz etmeniz için size süper bir araç önereceğim. Snappr Photo Analyzer ile 100 üzerinden kaç puana sahip olduğunuzu ve düzeltmeniz gereken noktaları, nasıl olması olması gerektiğiniz ayrıntılı bir şekilde açıklayan kullanışlı bir araç.
Hep gelen sorulardan biri de arka planı renkli profil fotoğraflarını nerede yapabileceğimiz. Tasarımlarınızda kullandığınız marka renginiz var ise profil fotoğrafınıza bu rengi eklemek hem marka renginizi öne çıkarmanıza hem de diğerlerinden farklı görünerek öne çıkmanıza sebep olabilir.
Canva uygulamasını kullanarak oldukça farklı profil fotoğrafları hazırlamanız mümkün. Bunun için hazırlamış olduğum “Mini Canva Eğitim Serisi”ni YouTube kanalımdan inceleyebilirsiniz.
7. Linkedin QR Kod ile Bağlantı Kurun.
Eminim bu özellik Online toplantılarda çok işinize yarayacak. Görüşmelerde slaytlarınıza LinkedIn QR Kod’u ekleyerek kolaylıkla sizle bağlantı kurmalarını, mesaj atmalarını sağlayabileceksiniz.
Peki nasıl oluşturulur?
– Arama çubuğunuzun sağ üst köşesindeki QR kodu simgesine tıklayın.
– Buradan, QR kodunuza erişebilir, paylaşabilir ve fotoğraf gibi kaydedebilirsiniz.
– Bağlantı kurmak isteyen kişiler QR kodu tarayarak LinkedIn profilinize ulaşacaktır.
8. Profilinizi Analiz Edin.
LinkedIn’in bize ücretsiz olarak sunduğu ve günlük olarak güncellenen güzel bir siteden bahsedeceğim.
Sosyal Satış Endeksiniz (SSI), profesyonel markanızı oluşturmada, doğru insanları bulmada, içgörülerle etkileşim kurmada ve ilişkiler kurmada ne kadar etkili olduğunuzu ölçen bir araçtır.
Eğitimlerimde hep söylediğim gibi, LinkedIn ile ne kadar çok ilgilenirseniz o sizi daha çok sever. Bu analizleri haftalık olarak yaparak zayıf olduğunuz alanları geliştirmeye odaklanabilirsiniz.
SSI Score’a bu linkten ulaşabilirsiniz.
9. Hashtag’lerinizi Doğru Seçin.
LinkedIn’de doğru hashtag’leri kullanarak çok daha hızlı bir ilerleme kaydedebilirsiniz. Doğru hashtag’leri bulmak için tek tek kaç tane takipçisi olduğuna aratıp bakmanız gerekiyor. Bunun için kullandığım bir LinkedIn Hashtags uzantısını önereceğim sizlere.
“Hashtag Analytics by Engage” içeriğinizi yazarken bir yandan da kaç kişinin takip ettiğine bakmanıza ihtiyaç olmadan, yazdığınız anda size gösteren ve benzer hashtag’leri de size sunan güzel bir uzantı. Deneyebilirsiniz.
10. Farklı Yazı Tiplerinden Faydalanın.
İçerik yazınızı oluştururken vurgulamak istediğiniz noktaları farklı yazı tipleri kullanarak öne çıkarabilirsiniz. Burada dikkat etmeniz gereken noktalar, çok fazla farklı yazı tiplerini bir arada bulundurup karışıklık yaratmamak ve okunmayan yazı fontlarını seçmemek olacaktır. Sadece dikkat çekmek istediğiniz kelime de kullanırsanız size dönüşünün daha olumlu olduğunu göreceksiniz.
Birincisi telefonda “Font” uygulamasını kullanarak klavyenize eklenen farklı yazı tiplerinden oluşan bir uygulama ile yapabilirsiniz.
İkincisi de “LinkedIn Text Formatter” sitesinden kalın, italik gibi seçenekleri kullanarak yazılar oluşturabilirsiniz.
► Eğitim talepleriniz ve işbirlikleri için info@cansuyilmaz.net e-posta adresinden bana yazabilirsiniz.
İyi Bir LinkedIn Profili Nasıl Olmalı? Adım Adım Düzenle -1-
Herkesin bir LinkedIn profili olması konusunda bence artık hepimiz hemfikiriz. LinkedIn profilimiz bizim için satış yapmaya hazır halde bulunan ve 7/24 çalışan bir asistandır. Satış derken, iş aramanıza yardımcı olması da bir satıştır aslında. Karşımızdaki insanı etkilemeliyiz ki o kişi bize iş teklifinde bulunsun, ürünümüzü satın alsın veya sitemizi ziyaret etsin. Bu sebeple iyi bir LinkedIn profiline ihtiyacımız var. Gelin birlikte etkileyici bir Linkedin profili oluşturmaya başlayalım.
1. Profil Fotoğrafı ve Kapak Görseli
Bir profil fotoğrafı kullanmak hiç kullanmamaktan çok daha iyidir. Birine bağlantı isteği gönderdiğinizde görüntülenen ve dikkat edilen alanlardan biri olduğu için kabul edilme oranınızı 21 kat artırır. Gerçekte nasılsanız bunu fotoğrafınızda da yansıtın. Herkes kendine özgü katkılar sağlayabilir ama dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır:
- Seçtiğiniz görsel yüzünüzü net bir şekilde belli eden bir fotoğraf olmalıdır.
- Uzaktan veya kendinizi çektiğiniz bir fotoğraf olmamalıdır.
- Aydınlık ve yüksek çözünürlüklü olmalıdır.
- Arkaplan sizin önünüze geçmemeli, dikkat dağıtmamalıdır.
- Fotoğrafta bir arkadaşınız, evcil hayvanınız olmamalı, sadece siz olmalısınız.
Yıldızlı Bir Not: Ne olursa olsun mutlaka bir fotoğraf ekleyin. Profil fotoğrafının olmaması hem profesyonel durmaz hem de LinkedIn algoritması açısından eksi bir davranıştır.
LinkedIn profil fotoğraf ölçüsü 300 x 300 piksel ve en büyük dosya boyutu 10MB olmalıdır.
Kapak Görseli, 1584 x 396 piksel ölçüsünde ve en büyük dosya boyutu 4MB olmalıdır. Vermek istediğiniz mesajı en etkili şekilde vereceğiniz bir alan sunar. Bu alanı etkili değerlendirmek için profili hangi amaçla kullandığınızı bilmelisiniz (buna en sonda değineceğim). Bir eğitmenseniz ve amacınız eğitimleri öne çıkarmak ise bu alana eğitimlerinizi, daha önce kimlere eğitim verdiğinizi anlatan bir görsel tasarlayabilirsiniz. Kitaplarınızı, aldığınız ödülleri, sertifikaları veya sitenizde sunduğunuz ücretsiz sunduğunuz bir dokümanı burada sergileyebilirsiniz.
2. Başlık ve Özet Alanı
Bu alan en çok özen göstereceğiniz alan olmalı. Bütün başlıklarınızı eklemenize ihtiyaç yok, öne çıkarmak istediklerinizi yazabilirsiniz. Spesifik olun. Eğer avukatsanız ‘Avukat’ yazmak yerine örneğin ‘Ceza Avukatı’ yazın. Ya da ‘Bebek Fotoğrafçısı’, ‘Edebiyat Öğrencisi’ gibi özel başlıkları tercih edin. Böylece size gelen talepler de net olacaktır.
Aranılan kelimeleri yani anahtar kelimenizi bu alana mutlaka girin. Örneğin LinkedIn benim anahtar kelimemse bunu özet alanında mutlaka yazmalıyım ama hashtag # işaretini kullanarak değil.
Şu anda bulunduğunuz pozisyonu, eğitim bilgilerinizi, konum ve iletişim bilgilerinizi ekleyebilirsiniz. Profilinizi her daim güncel tutmaya özen gösterin.
3. Öne Çıkarılanlar
En çok ilgi gören gönderilerinizi, varsa projelerinizi, slaytlarınızı bu alana ekleyerek ön plana çıkarabilirsiniz. Eğer kişisel marka iseniz ilk öne çıkarılan gönderiniz görselinizin bulunduğu bir gönderi olsun. Diğer alanları istediğiniz gibi kullanabilirsiniz:
- İşletmenizi veya kendinizi anlatan kısa bir giriş videosu paylaşabilirsiniz. (Bunu yeni gelen özellik ile profil görselinize de ekleyebilirsiniz.)
- Aldığınız müşteri yorumlarınızı derleyebilirsiniz.
- Değer katan paylaşımlarınızı ekleyebilirsiniz.
- Aldığınız başarıları listeleyebilirsiniz.
- İstediğiniz bir web siteye link vererek yönlendirebilirsiniz.
4. Faaliyetler
Tüm aktiviteleriniz bu alanda gösterilir. Yazılar, gönderiler ve belgeler burada bulunur. Gizlilik ayarlarınızda bu alanın herkes tarafında görüntülenebilir olduğundan emin olun. Yaptığınız yorumlar, beğeniler başkası tarafından görüntülendiği için sizin için avantaj sağlayabilecek bir özelliği de vardır.
5. Hakkında
Kendinizi tam olarak tanıttığınız ve aramalarda öne çıkmanızı sağlayacak en uzun yazı yazma hakkınızın olduğu bölümdür. En iyi şekilde kurgulamak gerekir. İlk cümleniz sizi anlatan tek bir cümle olmalıdır. Sadece o cümleyi okuyunca sizin ne yaptığınızı anlamalılar. Hakkınızda daha fazla bilgi edinmek isteyenler ‘daha fazla’ düğmesine basarak öğrenebilirler. Diğer alanlarda neler yaptığınızdan, hikayenizden, hobilerinizden bahsedebilirsiniz. En son cümleniz size ulaşmasını istediğiniz iletişim kanallarından biri olsun. Web siteniz, telefon numaranız veya eposta adresiniz gibi.
Özet alanında kullandığınız anahtar kelimenizi bu alanda da mutlaka kullanın.
6. Deneyim
Tüm deneyimlerinizi bu alana girebilirsiniz. Güncel olmasına özen gösterin. Deneyim eklerken açıklama kısmını mutlaka doldurun. İsterseniz dosya, görsel, site, video veya sunum ekleyin ya da link verin.
7. Eğitim
Tüm eğitim bilgilerinizi bu alana girebilirsiniz. Açıklama kısımlarını mutlaka doldurun. Aldığınız dersleri yazabilir veya başınızdan geçen ve size etki eden bir olayı anlatabilirsiniz. Bu hem sizi aramalarda öne çıkmanızı sağlayacak hem de hikayelerinizle profilinizi güçlendirmiş olacaksınız.
8. Lisanslar ve Sertifikalar
Aldığınız lisansları ve sertifikaları ekleyebilirsiniz. Aldığınız organizasyon şirketini, verilen tarihi, geçerlilik süresini ve varsa URL’sini girebilirsiniz. Alınan sertifikaları gönderi olarak yayınlamak yerine bu alana ekleyerek vurgulayabilirsiniz.
9. Gönüllü Çalışma
Gönüllü olarak çalıştığınız alanları ekleyebileceğiniz bir alandır.
10. Yetenekler
En fazla 50 tane yetenek ekleyebilirsiniz. Mümkünse ellisini de kullanın. Sektör bilgisi, araçlar ve teknoloji, sosyal yetenekler ve diğer yetenekler olarak kategorilendirilir. Ağınızda olan diğer kişiler gelip sizin yeteneğinize puan verebilirler. Bu da linkedin algoritması için önemli bir artı puandır. İletişimde olmak istediğiniz kişilerin profillerine giderek siz de onların yeteneklerine onay verebilirsiniz. Onlara bir mesaj gittiği için hem iletişim kurmanız kolaylaşacak hem de o size karşılık vermek için yeteneklerinizi onaylayacaktır. Profilinizi görüntülediği için artı bir, üstelik iyi kurgulanmış bir profiliniz varsa diğer artı katacaklarını siz hesap edin.
11. Tavsiyeler
Bu alanı web sitenizdeki referanslar bölümü olarak düşünebilirsiniz. Eğer bu bölüm yok ise ‘Profil bölümü ekle’ alanından ekleyebilirsiniz. İstediğiniz bağlantınızdan tavsiye istemek için ona bir mesaj atın. Eğer beğenmezseniz düzenlemesini isteyebilir veya profilinize eklemeyebilirsiniz. Aldığınız gibi başka bağlantılarınıza referans verebilirsiniz. Almak kadar tavsiye vermek de profilinizi güçlendirir.
12. Projeler
Yer aldığınız tüm projeleri ve detayları bu alana girebilirsiniz.
LinkedIn SEO ile Aramalara Öne Çıkın.
Tüm bu LinkedIn profil düzenleme adımlarını attıktan sonra aramalarda öne çıkabilirsiniz. LinkedIn algoritmasını iyi anlamak ve güncellemeleri takip etmek gerekir. Birisi bir arama yaptığında olan şudur:
– LinkedIn, o terime sahip tüm profilleri arar. Daha sonra en alakalı profilleri sıralar.
– Bu, bağlantı derecesini, otoritesini ve profilin popülerliğini ölçer.
– Ve size en iyi sonuçları gösterir.
Peki, aramada nasıl daha üst sıralarda görünebilirsiniz?
1. Sıralamak istediğiniz 1-2 anahtar kelimeye odaklanarak SEO profilinizi optimize edin.
Bunları başlık, özet, deneyim ve beceriler bölümünüze ekleyin.
2. Değer katan ve alakalı içeriği düzenli bir şekilde paylaşın.
İçeriğinizle ne kadar çok insan etkileşime girerse, profiliniz o kadar fazla yetki kazanır.
3. Ağınızı hedeflenen bağlantılarla genişletin.
Bir bağlantıya ne kadar yakın olursanız, insanlar anahtar kelimenizi aradığında sıralama yapma olasılığınız o kadar artar.
► Eğitim talepleriniz ve işbirlikleri için info@cansuyilmaz.net e-posta adresinden bana yazabilirsiniz.
Instagram’da İlham Alınacak Hesaplar
Instagram içerik üretirken konu başlıkları belirlemek temel bir adımdır.
O an çok ilgi gören konu başlığı hakkında bir içerik üretebiliriz. Ki buna ‘Real Time Marketing’ yani gerçek zamanlı pazarlama diyoruz. O görseli veya konuyu kendi içeriğimize uygun hale getirerek akışımızda paylaşabiliriz. Ya da başka hesaplara bakarak kendi içeriğimizi oluşturabiliriz. Beğendiğimiz konu başlıklarını not edebiliriz.
Çoğu zaman akışımızı tasarlarken ilham almaya ihtiyaç duyarız. Ben de sizler için sektörel olarak ayırarak bazı hesapları inceledim.
Instagram’da İlham Alınacak Hesaplar
Gastronomi:
nordicfoodtales: Özellikle yemek sektöründe ‘yeme isteği’ uyandırıcı fotoğraflar yayımlamak oldukça önemli sizce de öyle değil mi? Bu hesap da bunu başarmış görünüyor. Ayrıca içerik yazılarında o görselin veya yiyeceğin gerçek hayatta neler yaşattığını hikayeler ile anlatmış. Bunu siz de uygulayabilirsiniz.
tornqvistcoffee: Bir kullanıcının sayfaya ilk girdiğinde bu sayfanın içeriğine bakarak ne sayfası olduğunu anlamaması sizin için bir risk. Aynı temayı kullanması, görselde yazı tasarımlarına yer vermesi ve akışı sağlaması oldukça şık bir görünüm yaratmış.
ihavethisthingwithpink: Bir renk üzerinden ilerlemek istiyorsanız oldukça ilham veren bir sayfa. Yaratıcı video içeriklere de sahip. Tek renk seçimi değişik bir özgürlük ve tema da sağlayabilir size. Uygulanabilir, not almanızda fayda var.
molokiya: Animasyon bir figür belirleyerek bunu hikayeler ile anlatmak oldukça eğlenceli bir görünüm sağlamış. Gerçek görsellere de bu animasyonları uygulayabilirsiniz.
meisomatcha: İnsan yüzlerini mutlaka sayfamızda kullanmalıyız.
chefjacqueslamerde: Tabak sanatının instagram ile buluşması.
Kişisel Marka:
lichipan: Aynı rengi, filtreyi kullanmak kişisel hesaplarda öncelikli bir noktadır. Trendleri oldukça iyi kullanan bir sayfa.
wild.rocks: Hedef kitlesine göre içerik üretmek oldukça önemli.
colormecourtney: Creators sayfasının önerisi.
Global Markalar:
starbucks: Tamamen tüketicisi odaklıdır ve insan figürlerine önem verir. Dönemsel olarak belli bir konsepte göre ilerler ve bunu tasarımlarına yansıtır. Örneğin sonbahar veya yılbaşı gibi.
apple: Kendi hashtag’lerini belirler. Kullanıcılarının çektiği görselleri tercih eder.
vwturkiye: Bazı reklam kampanyaları ilham verici oluyor. Kullanıcı figürü büyük sayfalarda her zaman ön planda.
Bijuteri:
puravida: Çok farklı ve doğal şekilde sergilemiş böylece gerçeklik algısını yükseltmiştir. Takının size gönderilirken nasıl bir kutuda gönderileceğini göstermek iyi fikir.
vhernier: Minimal ve ilgiyi sadece ürüne çekmek üzerine tasarlanmış.
wishyouwerenaked: Aynı dokuyu kullanmış. Yazı içerikleri ile görsele dikkat çekiyor.
gilanistanbul: Tasarımlarının nasıl oluşturulduğunu gösterilmesi perde arkası içeriklere güzel bir örnek.
Kozmetik/Bakım:
marblelab: Farklı çekim fikirleri alınabilir.
slim_by_apriori: Minimal bir görünüm ile ürünü ön plana çıkarmış. Ürün renklerini tasarımlarda kullanmış. Influencerlar ile tasarımlarını güçlendirmiş diyebiliriz.
ritualofme: Bir kozmetik ürününe ancak bu kadar sanatsal bir sayfa yaratılabilirdi.
Dekorasyon/Ev:
Sanki birazdan biri gelip oturacakmış veya o ürünü alıp kullanacakmış hissi yaratması bu tarz alanlarda gerçekçiliği sağlıyor. Göze hitap eden ve girdiğinde uzun süre çıkılamayacak sayfalar bırakıyorum size.
El Yapımı:
kaekooshop: Kişisel markası ile çok iyi iç içe geçerek büyütülmüş bir sayfa. Kullancılarını kendi canlı yayına davet ederken içerik yazısını nasıl kurguladığına mutlaka bir bakın derim.
coolruggings: Daha çok insan veya hayvan figürünün olduğu paylaşımların daha fazla beğeni aldığını görüyoruz. El yapımı ürün satıcılarının o yaşanmışlık hissini vermesi ön plana çıkıyor, kullanıcı bunu görmek istiyor. O yüzden stüdyoda çekilmiş gibi duran ürün görselleri yerine, müşterilerimizin bize gönderdiği, kendi kullanım şekillerini gösterdiği görselleri paylaşabiliriz.
dutu.go: Sayfa akışı ve uyumu oldukça başarılı.
Sanat:
marieryyoung: Renklerden ve sanattan biraz almak isterseniz kullanabileceğiniz ilham verici sayfa. Etiketleyerek kendi ürün görsellerinizin arasına da dokunuşlar yapabilirsiniz.
sarahdandelioncray: Özellikle böyle sayfalarda akışınızı belirlemek ve benzer renk skalalarında ilerlemek, aslında kağıtta yaptığınız renk akışınızı sayfanıza uygulamak, size güzel bir akış kazandıracaktır. Çünkü; kullanıcı bu dokuyu başka herhangi bir yerde gördüğünde bile, akıllara siz geleceksiniz. Böylece marka algınızın giderek artmasına yardımcı olursunuz.
Bebek Ürünleri:
organiczoo: Ürünlerin nasıl sergileneceği konusunda ilham alabilirsiniz.
yediceoyuncak: Sayfayı aşağı kaydırırken renk dokusunu, geçişi, uyumu yakalamak; bu sayfada dakikalarca zaman geçirmenizi sağlayacaktır. Yazılarında görsele uygun mottolar kullanmak ve ürün hakkında ihtiyaç duyulacak kadar bilgi vermesi oldukça güzel olmuş.
E-ticaret:
nordstrom: Karakter tipine göre hediye alternatiflerini paylaşmaları oldukça güzel bir farklılık. Yılbaşında kullanabilirsiniz. Not alıp uygulamakta veya farklı içeriklere uyarlamanızda fayda var.
zappos: Yeni katılan markalar paylaşımı yapılması e-ticaret siteleri için mutlaka olması gereken bir içerik başlığı.
target: Markaların kurucularına yer vermeleri.
zalando: Her alandan farklı kişilerle yapılan röportajlar.
kohls: Bingo gibi oyunlar paylaşarak etkileşime ve yoruma yönelik içerikler üretmiş. Nasıl yapılır? Animasyonları dikkat çekici.
lutvelizade: Alışveriş özelliğini başarılı ve farklı kullanmış. Perde arkasını da göstermek bu tip sayfalarda her zaman sempati kazandırır.
Sayfa kimliğinizi bulmanız belki biraz zaman alabilir. Farklı konu başlıklarını sık sık deneyin ve sonunda istatistiklerinizi inceleyerek kullanıcılarınızın tepkilerini görün ve ölçün. Sayılar asla yalan söylemez 🙂 Her konu başlığı her sayfaya uymaz o yüzden kendinize özgü yönler bulmaya özen gösterin.
Ürettikçe ilerleyeceğinizden emin olun. Her zaman dediğim gibi “Tüketmeden Önce Üretin!”
Daha fazla ilham veren videolar için YouTube kanalıma abone olabilirsiniz.
Canva ile Web Site Tasarımı
Canva ile basit bir web sitesi oluşturabileceğinizi biliyor muydunuz? Canva ile bir web sitesi oluşturmak basittir, tasarım veya web sitesi becerisi olmayanlar bile bir web sitesini çalışır duruma getirebilir.
Bu hazırlayabileceğiniz web sitesi kimler için idealdir?
- Yeni başlayan ve tek sayfalık basit bir web sitesine ihtiyaç duyan işletmeler.
- Çevrimiçi dünyaya giriş platformu olarak web sitesi olmayan işletmeler.
- Belirli bir ürün için açılış sayfaları oluşturmak isteyebilecek işletmeler.
- Tanıtım sayfası oluşturmak isteyen veya hobisi olan işletmeler.
Çok kapsamlı bir şey beklemeyin. Ücretsiz, hızlı bir tıklanabilir alanları olan yapı bile diyebiliriz buna. Her zaman işi profesyoneli ile yapmanın taraftarı olduğumu zaten bilirsiniz. Farklı kullanım amaçları ile oluşturmak için bilmenizde de fayda var tabii. Yaratıcılık boyutu sizlerde. Bu eğitimimizin son serisi ile olan konumuza gelin hemen başlayalım.
Canva ile bir web sitesi nasıl oluşturulur?
Canva arama çubuğa gidin ve ‘web site’ yazıp aratın. Masaüstü veya mobil için bazı seçenekler çıkacaktır. Bugün örneğimizi masaüstü versiyonu ile yapacağız. İlk çıkan ‘website’ kısmına tıklayın. Bir web sitesi şablonu seçin.
Seçtiğiniz şablondan kendi grafiklerinizi, renklerinizi, yazı tiplerinizi ve logolarınızı seçin. Diğer tüm anlattığım tasarım ipuçlarını burada dizayn ederken kullanabilirsiniz.
Seçtiğiniz şablon 4-5 sayfalık olsa bile siz isterseniz ‘Sayfa ekle’ diyerek sona veya aralara sayfalar ekleyip istediğiniz şekilde özelleştirebilirsiniz.
Tüm tasarım çalışmalarınız bittikten sonra bir web sitesi olarak yayınlamaya hazır hale geldiniz. En yukarda yer alan ‘Puslish as Web Site/ Web Sitesi Olarak Yayınla’ dediğimizde açılan pencereden nasıl navigasyon sistemi olacağını seçmemizi isteyecektir. Bunları tek tek inceleyelim.
1. Sunum Seçeneği ile Yayınla
Sunum seçeneğini seçip yayınla derseniz yanlarda ok işareti çıkacak ve o şekilde diğer sayfalara ilerlemeniz istenecektir. Bunu tercih etmenizi önermem çünkü gerçekten bir sunumu andırmakta.
2.Kaydırma Seçeneği ile Yayınla
Kaydırma seçeneğini seçip yayınla derseniz aşağıya doğru ilerledikçe sayfalarınız gözükecektir. Bu seçenek oldukça güzeldir bir web sitesi görünümünü vermektedir.
3.Klasik Navigasyon Seçeneği ile Yayınla
Klasik navigasyon seçeneğini seçip yayınla derseniz bir menü görüntüsünde olacak ve onlara tıklayarak sayfalarınıza ulaşabileceksiniz.
Burada karşımıza şöyle ayrıntılar çıkıyor. Canva dosyamızın adı ne ise başta gözüken yazı o olacaktır. Diğer bir önemli nokta iste her sayfaya isim vermektir. Çünkü verdiğimiz bu dosya isimleri ile menüdeki isimleri belirliyor oluruz.
Canva’da aşağıda gözüken sayfaların üzerine gelip ‘Not’ düğmesine tıkladığımızda orada sayfanın isimlerini göreceğiz. Bu alana istediğimiz yazıyı yazabiliriz. Örneğin; Anasayfa, İletişim gibi. Bu şekilde yayınladığımızda istediğimiz isimler menü adı olarak gözükmeye başlayacaktır.
4.Standart Seçeneği ile Yayınla
Standart seçeneğini seçip yayınla derseniz hem aşağı kaydırarak ilerleyebilirsiniz hem de menü görüntüsü gözükecektir. En uygun seçeneğin bu olduğunu söyleyebilirim. Klasik bir web sayfası görüntüsünü bu seçenek ile yakalayabilirsiniz.
İstediğiniz görüntü akışını seçip tasarımınızı bir web sitesi olarak yayınlayın. Canva, yayınlamayı tıkladığınızda web sitenizin bağlantısını gösterecektir. Canva.com/design/… gibi bir şeye benzeyecek ve ardından bir dizi harf ve rakam olacaktır. Bu uzantı çok uzun ve bir web siteye uygun olmadığı için bunu iki şekilde yayınlayabilirsiniz.
Canva web site link alanını nasıl düzenleyebilirim?
Canva’dan web sitenizin bağlantısını aldıktan sonra, Bitly.com’u kullanabilirsiniz. Paylaşabilmeniz için hatırlanması kolay, kısa bir bağlantıya dönüştürmek için kullanmanızı tavsiye ederim. Örneğin bit.ly/benimwebsitem
Alternatif olarak, bir alan adı satın alın ve web sitenizi alanınıza yönlendirin. Güncellemesi kolaydır, sadece Canva’da güncelleyerek kullanabilirsiniz.
Tüm bunları uygulamalı video şeklinde izlemek istiyorsanız bu linke (https://youtu.be/mFh3aUDf9L4) tıklayarak YouTube kanalımdan izleyebilirsiniz.
Canva ile Carousel Tasarım
Yana kaydırarak ilerleyeceğiniz birden fazla fotoğraf veya video içeren bir gönderilerdir. Instagram akışta kullanabileceğiniz gibi pdf formatında kaydederek LinkedIn’de de paylaşabilirsiniz.
Bu format ile yana kaydırıp ilerlediğinizde arka plan veya kullandığınız fotoğraflar birbiriyle uyum içerisinde ilerlediği için sanki tek bir görsel hissi yaratacaktır. Ve etkileşiminizi arttıracaktır.
Ayrıca kaydırmalı gönderiler Instagram algoritması açısından da önemli rol oynamaktadır. Etkileşim almanızı kolaylaştıracaktır çünkü ilk fotoğraf kişinin karşısına gelir eğer beğeni butonuna tıklamazsa diğer girişince ikinci, üçüncü, dördüncü şeklinde ilerleyerek reaksiyon alma ihtimalinizi artıracaktır.
Nasıl Oluşturulur?
Canva uygulamasına girerek özel bir boyut oluşturmamız gerekiyor. Bugün örnek tasarımda 2160 x 1080 px boyutunda bir özel boyutlandırma kullanacağız.
Bunu Instagram gönderi boyutlarına göre ayarlayabilirsiniz. Biz 2 gönderi (kare formatlı) hazırlayacağımız için 1080+1080=2160 işlemini kullandık. Daha fazla gönderi oluşturmak ve dikdörtgen formatlı olsun isterseniz ona göre hesaplama yapmanız gerekmekte. Örneğin 5400×1350 5 gönderi ve dikdörtgen formatlı gönderiler için idealdir.
Instagram Gönderi Boyutları
- Instagram kare gönderi ölçüleri 1080 x 1080 ölçülerindedir.
- Instagram’da yatay fotoğraf paylaşmak istiyorsanız eğer yatay fotoğrafın ölçüleri 1080 x 608 px olmalıdır.
- Instagram’da paylaşılacak dikey fotoğraflar için de gönderi boyutlarının 1080 x 1350 px ölçülerinde olması gerekmektedir.
Tasarımınızda dikkat edeceğiniz noktalar cetvel ile 1080 noktasında bir çizgi koyun ki 2’ye bölüneceği noktayı belirleyin. Tam ortaya görsel koyun. Böylece yana kaydırdığında görsel devam ediyor hissi verecektir. Görsel açıdan dikkat çekiciliği sağlayacaktır.
Carousel tasarımı Instagram akışta nasıl paylaşabiliriz?
Canva’da tek bir görsel şeklinde indirdikten sonra sıra geldi 2 farklı parçaya bölüp bunu Instagram sayfamızda paylaşmaya. Bunun için ücretsiz bir site kullanacağız. Sitemizin adı Pine Tools. Aşağıdaki linke tıklayarak direkt olarak bölme sekmesine ulaşabilirsiniz.
https://pinetools.com/split-image
Bu siteye gelerek indirdiğimiz dosyayı seçip görselimizi yüklüyoruz. Burada dikey olarak böleceğimiz için ‘Horizontally’ seçeneği seçerek 2 yazıyoruz. Ve ‘Split Image’ düğmesine tıklayarak her bir parçayı ayrı ayrı indiriyoruz.
Eğer siz 5 farklı tasarım yaptıysanız yine dikey böleceksiniz sadece sayı alanına tasarım sayınızı gireceksiniz.
İndirdikten sonra 2 farklı görsel elde ettiniz. Instagram’da bunu paylaşırken çoklu paylaşım seçeneğini seçerek paylaşabilirsiniz.
Ben de çoklu paylaşım seçeneği çıkmıyor diyenlere not: paylaşacağınız fotoğrafın üzerine uzun basarak seçebilirsiniz.
Tüm bunları uygulamalı video şeklinde izlemek istiyorsanız bu linke (https://youtu.be/SpCQcKYrCO4) tıklayarak YouTube kanalımdan izleyebilirsiniz.
Canva ile Instagram Puzzle Tasarım
Instagram akışımız bizim vitrinimiz gibidir. Vitrinimiz ne kadar düzenli ve birbiri ile uyumlu ise hedef kitlemize ulaşmamız o kadar kolaylaşır. Bu düzen, aslında bir blog okuyormuşsunuz gibi, farklı gönderilere ayrılmış tek bir görsel gibi görünür. Tek bir görsel tasarlayarak 9 farklı gönderi oluşturmanızı sağlar. Canva eğitimimin dördüncü serisi olan Puzzle Gönderi tasarlamaya gelin birlikte başlayalım.
Canva anasayfasına gelerek yeni bir tasarım oluşturun. Burada özel bir boyutlandırma kullanacağız. 3240×3240 px boyutunu özel boyut oluştur diyerek oluşturuyoruz. Elementler kısmına gelip ‘Grids/Izgara’ kısmına gelerek 9×9’luk çerçeveyi tıklayın ve ekleyin.
Önceki eğitimlerimde öğrettiğim gibi Dosya seçeneğinden Cetveli göster diyoruz ve sürükleyerek çerçeve aralarına çekip bırakıyoruz. Amacımız tasarım yaparken bize yardımcı olması için 9 farklı gönderi çizgilerini belirlemek. Hepsini yaptıktan sonra eklediğiniz bu çerçeveyi silebilirsiniz.
Başka bir sekmede Instagram gönderi şablonlarını açarak tasarımınızı hangi şablon üzerinden yapmak istiyorsanız onu seçin. Sıfırdan tasarım da yapabilirsiniz her öğeyi tek tek ekleyerek. Hızlı olması açısından bugün biz bir şablon üzerinden ilerleyeceğiz.
Seçtiğiniz şablonu kopyalayıp Puzzle Gönderimize gelip yapıştırın. İstediğiniz şekilleri istediğiniz konuma ekleyin. Renklerini değiştirin. Yazılar ve görseller ekleyin. Cetvelin olduğu yerlere yazının gelmemesine özen gösterin. Unutmayın ki her biri farklı tek bir gönderi şeklinde paylaşılacaktır. Eğer yazının kesik olmasını istemiyorsanız kutucukların içinde tutmaya özen gösterebilirsiniz.
Canva ipuçları blog yazımda öğrettiğim gibi fotoğraf çerçevelerin arkasına renkli şeritler yaparak belirginleştirebilirsiniz.
Tasarımınız tamamen bittikten sonra png uzantılı şeklinde görselinizi indirin.
Puzzle tasarımı Instagram akışta nasıl paylaşabiliriz?
Canva’da tek bir görsel şeklinde indirdikten sonra sıra geldi 9 farklı parçaya bölüp bunu Instagram sayfamızda paylaşmaya. Bunun için ücretsiz bir site kullanacağız. Sitemizin adı Pine Tools. Aşağıdaki linke tıklayarak direkt olarak bölme sekmesine ulaşabilirsiniz.
https://pinetools.com/split-image
Bu siteye gelerek indirdiğimiz dosyayı seçip görselimizi yüklüyoruz. Biz hem yatay hem de dikey olarak böleceğimiz için her ikisi seçeneğini seçiyoruz. Ve 3’e 3’lük bir bölünme olacak şekilde sayılarımızı giriyoruz.
Dikey ve yatay olarak bölmek için yeşil ‘Split Image’ düğmesine tıklayarak her bir parçayı indiriyoruz.
Instagram’da da paylaşırken sağ alt köşeden başlayarak sol üst köşede bitecek şekilde paylaşımı gerçekleştirirseniz akışınızda tam bir görsel şeklinde gözükecektir. Ve birbiri içine geçmiş, arka plan akışına sahip bir profile sahip olmuş olacaksınız.
Hepinize bol etkileşimler dilerim! ☺
Tüm bunları uygulamalı video şeklinde izlemek istiyorsanız bu linke (https://youtu.be/-x3ICJ1D8N4) tıklayarak YouTube kanalımdan izleyebilirsiniz.
Canva ile Yaratıcı Tasarım Yapmak
Birçok tasarımı Canva ile yapmak aslında mümkün. Burada sizin yaratıcılığınız aslında aktif rol oynayacaktır. Bir de tabii ki Canva ile ilgili ipuçlarını bilmek, kullanmaya hâkim olmak bunları etkileyecektir.
Eğitimimin üçüncü serisinde sizlere örnek olacak bir tasarım yapmak istiyorum. Küçük dokunuşlar ile neler ortaya çıkarabileceğimize gelin birlikte bakalım.
Yukarıda gördüğünüz tasarımda görseldeki kadının kolu ‘O’ harfinin içinden geçiyormuş gibi duruyor. Görüldüğü gibi Canva’da 3 boyutlu görseller oluşturmak mümkün. Hem de çok küçük hileler yaparak.
Nasıl Yapılır?
Tasarımınıza ekleyecek görselinizi seçerek arka plansız şekilde ekleyin. Tüm konumlandırmalarınızı yaptıktan ve yazısını yazın. ‘O’ harfinin içinden geçerek yukarıya çıkacak şekilde görselinizi büyütün ve yazı konumlandırmanızı yapın. Sonra yazı yazıldığı için fotoğraf aşağıdaki gibi harfin arkasında kalacaktır.
Konumlandırma sonrasında yoga yapan kadın figürünü kopyalayıp yine aynı konuma gelecek şekilde yapıştırın. Yanlardaki boyutlandırma ok işaretlerinden aşağıdan yukarıya doğru çekerek en üst tarafta kolun dışarıya çıkacak şekilde kesin.
Farklı bir görsel olarak kol eklediğinizi düşünün ve onu harfin içinden dışarıya çıkardığınızı hayal edin. O zaman daha anlaşılır olacaktır.
Yazı ile anlamadım diyorsanız YouTube videomdan uygulamalı olarak izleyerek öğrenebilirsiniz. https://youtu.be/SshPTiwCxzk
Sizlerin de yaratıcı uygulamalarını benimle paylaşmanızı bekliyorum. ☺ Yaptığınız tasarımları paylaşırken sosyal medyada beni etiketleyebilirsiniz.
İyi Bir Canva Tasarımı için 10 İpucu
Daha İyi Bir Canva Tasarımı için 10 İpucu ve Püf Noktası
Tasarım yaparken fark yaratabileceğiniz ve de kullanırken inanılmaz işinize yarayacak 10 maddeden oluşan püf noktasından bahsedeceğim. Mini Canva Eğitimi’nin ikinci serisi ile devam edelim:
1. Fotoğrafın Arkasını Renkli Çizgi ile Belirginleştirmek
Bu tarz görseller ile mutlaka karşılaşmışsınızdır. Özellikle YouTube kapak görsellerinde dikkatleri çekmek için kullanılan yöntemlerden biridir. Bunu Canva ile yapmak oldukça kolay.
İstediğiniz boyutu seçip tasarımınızı tamamladıktan sonra kendi fotoğrafınızı (png uzantılı) arka planı olmayacak şekilde tasarımınıza ekliyorsunuz.
Daha sonrasında kendi görselinizi kopyalayıp tekrar yapıştırın yani 2 görseliniz olsun. Görseli seçtikten sonra yukarıdaki efekt alanına tıklayarak Duatone efektinden herhangi birini seçin.
Üzerine tıkladığınızda açılan pencerede her iki rengi de beyaz (veya hangi renk istiyorsanız) yapın.
Tamamen beyaz bir görsel elde edeceksiniz. Bunu en arkaya sanki bir çizgi gibi konumlandırmak istiyoruz. Bu nedenle kendi görselinizin üzerine getirerek yukarıda yer alan ‘pozisyon’ düğmesinden ‘bir arkaya gönder’ alanına tıklıyoruz.
İstediğimiz çizgi kalınlığını elde edene kadar klavyedeki ok tuşlarını kullanarak görselinizi konumlandırın. Tüm arkanızı da kaplayabilir veya sadece tek tarafı da güçlendirebilirsiniz. Gerisi sizin tasarım zevkinize kalmış.
Aşağıdaki gibi son halini alarak istediğiniz platformda paylaşmaya hazır hale gelmiş olacaktır. Bol etkileşimler!
2. Yazıya Link Vermek
Bir pdf dokümanı hazırladığınızda bazen sosyal medya platformlarına bazen web sitenizi eklersiniz. Buradaki yazı veya sembollere link ekleyerek kullanıcılarınıza tek tıkla istediğiniz yere ulaşmasınız kolaylaştırabilir ve dönüşümleri hızlandırabilirsiniz. Bunu Canva ile yapmanın mümkün olduğunu biliyor muydunuz?
Canva’da diyelim ki bir broşür tasarımı hazırladık ve yazıya link vererek siteye yönlendirmek istiyoruz. İstenilen yazıyı seçerek yukarıdaki 3 noktaya tıklıyoruz. Açılan alanda ‘link’ sembolü var onu seçiyoruz. Ve yönlendirmek istediğimiz linki buraya yazıyoruz ve uygula diyoruz. Sonrasında yazının link formatını aldığını göreceksiniz. Örnek görselde ‘tıklayınız’ yazısının altının çizildiğini görebilirsiniz. İsterseniz diğer yazılardan farklı bir renk yaparak dikkati buraya çekebilirsiniz.
Tasarımınızı indirirken pdf formatında indirmeniz gerekmektedir. Diğer formatlarda link çalışmamaktadır. Pdf uzantılı olarak indirdiğiniz tasarımı açarak linkin çalışıp çalışmadığını kontrol edebilirsiniz.
3. Canva’da Cetvel Kullanımı
Tasarım hazırlarken keşke bir cetvel olsa da orantılı olarak bu görseli konumlandırsam dediğiniz oluyor mu? Evet Canva otomatik olarak bazen sizi çizgilerle yönlendiriyor ama tam istediğiniz sonucu bazen veremiyor. O yüzden cetvel özelliğini kullanarak istediğiniz düzene ulaşabilirsiniz.
Mavi banner üzerinde bulunan ‘File/Dosya’ düğmesine tıklayarak ‘Show Rulers/Cetveli Göster’ demeniz yeterli olacaktır. Sonrasında ya yukarıdan ya da soldan cetveli çekerek tasarımınıza çizgi şeklinde cetveli ekleyebilirsiniz.
YouTube kanalımdan uygulanış şeklini izleyerek görebilirsiniz.
4. Tasarımınızı Yeniden Boyutlandırma
Her platformun kendine özel bir boyutu var. Diyelim ki Instagram için bir tasarım hazırladınız. Bunu Facebook’ta da paylaşmak istiyorsanız sadece bir iki tık ile farklı boyut oluşturabilirsiniz.
Mavi banner üzerinde bulunan ‘Resize/Yeniden Boyutlandır’ düğmesine tıklayarak istediğiniz platform boyutunu seçebilir veya kendiniz özel boyut ölçülerini de yazabilirsiniz. Burada dikkat etmeniz gereken nokta ‘Copy&Resize / Kopyala&Yeniden Boyutlandır’ düğmesine tıklamanız olacaktır. Böylece hem Instagram hem de Facebook için görsel elde edebileceksiniz. Eğer sadece yeniden boyutlandır derseniz aynı tasarım üzerinden boyutlandırma işlemi yapılacaktır.
5. QR Kod Oluştur
Canva ile QR kod oluşturarak istediğiniz linke yönlendirme sağlayabilirsiniz.
Sol alanda bulunan ‘Daha fazla’ düğmesine tıkladığınızda size bazı uygulamalar sunar. Bu alandan QR Kod uygulamasını seçerek linki girip uygula diyorsunuz. Ve kodunuz oluşmuş oluyor. Tasarımınızda bu kodu istediğiniz gibi kurgulayabilirsiniz.
6. Otomatik Hizalama
Farklı sırada yer alan sembolleri otomatik olarak tek bir sırada ortalamak istiyorsak istenilen öğeleri seçerek yukarıda bulunan ‘pozisyon’ düğmesine tıklıyoruz. Ve eşit aralık sekmesi aktif hale geliyor. Buradan ’tidy up /düzelt’ dediğimizde hepsi otomatik olarak ortalanıyor.
7. Dalgalı Yazı Yazmak
Tasarımınıza dinamik bir yapı katmak için Canva’da farklı yazı stillerini deneyebilirsin. Dalgalı bir stil oluşturmak da bunlardan bir tanesi. Gelin birlikte adım adım oluşturalım.
Yazıyı yazdıktan sonra seçerek ‘efekt’ düğmesine tıklıyoruz. Açılan pencereden şekil sekmesinden ‘Curve/Dalgalı’ seçeneği seçtiğimizde otomatik olarak format uygulanıyor. Dalga oranını azaltıp çoğaltabiliriz.
Artı tarafı seçtiğimizde görseldeki ilk kısım gibi eksi tarafa oranı götürdüğümüzde ikinci kısım gibi oluşur. Böyle bir dalgalı yazı arka planı da yaratmanız mümkün.
8. Canva’da Sunum Yaparken Kayıt Yapmak
Hazırladığınız sunumu Canva üzerinden sunarken isterseniz kendi görüntünüzü de alabilir ve sunumunuzu anlatırken kayıt yapabilirsiniz. Diğer video programlarına gerek kalmadan yaptığınız sunumu video şeklinde indirip okul projenizde veya iş amaçlı olarak kullanmanıza olanak sağlar.
En yukarda bulunan 3 noktaya tıkladığımızda açılan pencereden ‘Present and record/ Sun ve kaydet’ düğmesine tıkladığınızda kameranız açılacak hem sizi bir yuvarlak çerçevede gösterecek hem de sunum ekranınızı gösterecektir. Anlatımınızı tamamlandıktan sonra kaydetmeyi bitirip indirebilirsiniz.
9. Tasarımda Bir Öğeyi Kilitlemek
Tasarım yaparken seçtiğiniz alanlar sürekli karışıyorsa ve istediğiniz öğeyi seçmekte zorluk çekiyorsanız eğer arka planda yer alan veya yeri belli olan öğeleri kilitleyerek bu karışıklığı önleyebilirsiniz.
Kilitlemek istediğiniz sembolü seçerek yukarıda bulunan kilit işaretine tıklamanız yeterli olacaktır. Kilidi açmadığınız sürece o sembol hareket etmeyecektir. Böylece yanlış öğeyi seçerek hem zaman kaybetmeyecek hem de tasarımınız bozulmadan hızlıca tamamlayabileceksiniz.
10. Tasarımın Stilini Değiştirmek
Hazırladığınız bir tasarımı Canva’nın sunduğu şablon tasarımların stilleri ile birleştirebilirsiniz.
Yanda yer alan şablon tasarımın üzerindeki üç noktaya tıklayın. ‘Sadece stili uygula’ düğmesine tıklayarak yazı ve renk tonlarını otomatik olarak uygulayabilirsiniz. Özellikle önceden hazırladığınız tasarımları bir süre geçtikten sonra stilini değiştirmek isterseniz hazır şablonu otomatik kullanıp tekrardan görselleri eklemek yerine bu ipucu size oldukça kolaylık sağlayacaktır.
Sizler için hazırladığım tüm püf noktalarını adım adım aktardım. Tüm bunları uygulamalı video şeklinde izlemek istiyorsanız bu linke https://youtu.be/JwGWu9bxC9Q tıklayarak YouTube kanalımdan izleyebilirsiniz.
Bir Sonraki Blog Yazım: Canva ile Yaratıcı Tasarım Yapmak – 3D Efekt
Canva’ya Giriş Eğitimi
Sizlere canva.com ile tasarım yaparken faydalanabileceğiniz, işinizi kolaylaştıran ipuçları, tasarım stratejileri oluşturabileceğiniz mini bir Canva Eğitimi hazırladım. İster okuyarak ister videoları izleyerek kolaylıkla bu eğitimi tamamlayabilirsiniz. 6 bölümden oluşacak bu mini eğitimin ilki ile başlayalım.
CANVA’YA GİRİŞ
Canva nedir ve ne işe yarar? diye soruyorsanız aslında cevabı sizde gizli. Bu uygulama ile sosyal medya gönderilerinizi tasarlayabilir, e-kitap oluşturabilir, sunum hazırlayıp sunabilir veya web tasarım ara yüzünüzü oluşturabilirsiniz.
Kısaca tanımlarsak; ücretsiz birçok özellik sunan grafik tasarım platformudur. Web ve mobilde kullanıma uygundur. Hatta web üzerinden tasarladığınız grafiği mobil uygulama üzerinden değişiklikleri yapabilir ve telefonunuza indirebilirsiniz.
Standart ve her yerde bulabileceğiniz bilgiler dışında bir eğitim hazırladığımdan emin olabilirsiniz. Özellikle bilmediğiniz ama bilsem ne iyi olurmuş dediğiniz özelliklerinden bahsedeceğim. Öncelikle ara yüzü incelemekle başlayalım.
Recommended for you (sizin için tavsiye edilen) sekmesi: Instagram gönderisi, logolar, posterler gibi birçok başlıkta önerilen tasarım şablonlarını bulabileceğiniz bir alandır.
All your designs (tüm tasarımlarınız) sekmesi: Sizin tasarımını yaptığını her şey bu alanda yer alır ve kolayca ulaşma imkanı sağlar.
Shared with you (sizinle paylaşılan) sekmesi: Takım arkadaşlarınız veya başkaları tarafından size linki gönderilen canva tasarımlarını bu alanda görebilirsiniz. Gönderen kişi bu tasarımda size sadece görüntüleme, düzenleme vb. gibi izinler vererek tasarımını sizinle paylaşabilir.
Küçük bir not: Birçok e-ticaret sitesinde satın alabileceğiniz “canva dijital şablonları” size sunar. Oradan satın aldığınız şablonlar size bu alandan link ile ulaştırılır. Üzerinde istediğiniz değişiklikleri yaparak kullanabilirsiniz.
Brand kit (marka kiti): Bir tasarım yaparken en fazla 3 renk ve tonlarını kullanmaya özen gösterin. Böylece markanız daha özgün ve tanınabilir hale gelecektir.
Canva’nın bu kiti de size marka kimliğinizi oluşturup kaydetmeniz için bir alan sunar. Logonuzu ‘brand logos’ kısmından ekleyerek yüklenen fotoğraflar arasında aramadan bulmanızı kolaylaştırarak tasarımınıza eklemenizi sağlar.
‘Brand colors’ kısmından kendinize özel belirlediğiniz marka renklerini ekleyebilirsiniz. Böylece tekrar tekrar renk kodlarını aramaya ihtiyaç duymazsınız.
‘Brand fonts’ alanında da markanıza ait yazı stillerini ekleyebilirsiniz. Renkler kadar yazı stilleri de markalaşmada oldukça önemlidir. Eğer aradığınız bir fontu bulamıyorsanız ‘upload a font/yazı tipi yükle’ butonuna tıklayarak istediğiniz fontu yükleyebilirsiniz.
Her alanı istediğiniz gibi özelleştirdikten sonra Marka Kitinize bir isim belirleyerek kaydedebilirsiniz. Kaydettiğiniz kiti tasarım yaparken ‘Styles/Stiller’ kısmında göreceksiniz.
Content Planner (içerik planlayıcısı): Canva’da hazırladığınız tasarımları istediğiniz tarih ve saati belirleyerek sosyal medya platformlarınızda otomatik olarak paylaşabilirsiniz. Ücretli bir özelliktir.
All your folders (tüm klasörleriniz): Klasörler oluşturarak farklı konularda veya içeriklerdeki tasarımlarınızı düzenleyebilirsiniz.
Trash (çöp): Sildiğiniz tasarımları burada tutar.
Yeni bir tasarım oluşturmak için sağ yukarıda bulunan ‘Create a design / Bir tasarım oluştur’ butonuna tıkladığınızda karşınıza çeşitli tasarım şablonları çıkar.
Instagram gönderisi, hikayesi, logo gibi seçenekleri seçebilirsiniz. Aradığınız seçenek açılan önerilerde yok ise arama çubuğuna yazıp arayabilirsiniz.
Örneğin; LinkedIn Banner
Hazır şablonlar dışında kendinizin belirlediği ölçülerde tasarım oluşturmak istiyorsanız aşağıda bulunan artı (+) işaretli ‘Custom size / Özel boyut’ seçeneği ile oluşturabilirsiniz.
Canva tasarımınızı hazırlarken size birçok avantaj sunar. Site içindeyken birçok elementi, fotoğrafı, yazı stillerini, animasyonları kullanabilirsiniz. Ücretsiz versiyonunu kullanıyorsanız eğer arama yaparken pro fotoğrafları görmemek için harika bir yöntem var:
Görselde işaretlediğim arama çubuğu alanındaki filtreleme düğmesine tıklayarak ‘Ücretsiz’ seçeneğini işaretleyerek kolaylıkla aradığınızı bulabilirsiniz. Hatta aramanızı kolaylaştırmak için renk, yön, arka planı olmayan görseller gibi seçenekleri kullanarak seçeneklerinizi bulmanızı hızlandırabilirsiniz.
Yine arama yaparken oldukça işinize yarayacak ikinci ipucum ise şu:
İstediğiniz grafiğe gelerek üstündeki üç noktaya tıkladığınızda size bu grafiği kimin yaptığını belirttiği alana tıklayarak o kişinin yaptığı tarzdaki tasarımları bulabilirsiniz. Veya anahtar kelimeler verdiği alandan da faydalanabilirsiniz. Aradığınız kelimeye benzer anahtar kelimeleri size sunacaktır. Herhangi birine tıkladığınızda bu alanda fotoğraf, video veya grafik bulabilirsiniz.
Bu gibi ipuçları işinizi hem kolaylaştırır hem de bulmak istediğiniz sonuca sizi hızlıca ulaştırır.
Tüm bu anlattıklarımı youtube kanalımdaki videodan da izleyerek öğrenebilirsiniz. https://youtu.be/U3t8kT9Mljk
Bir Sonraki Blog Yazım: Daha İyi Bir Canva Tasarımı için 10 İpucu ve Püf Noktası
Görünürlüğünüzü Artırmak için LinkedIn Belgelerini Kullanın
İçerik, potansiyel müşteri oluşturmanın çok önemli bir parçasıdır. Ayrıca bir başladınız mı duramayacağınız bir durumdur. Yani en azından ben de öyle oldu ☺
Üretmek. Etkileşim. Yorumlar. Paylaşımlar.
Özellikle paylaşımlarda dikkat ettiğim nokta, çoklu görsel paylaşımlarının tek tek görseller şeklinde paylaşılması. Biliyorsunuz ki LinkedIn tek seferde en fazla 9 görsel eklemenize izin veriyor.
Peki, daha çok şey anlatmak istiyorsak?
Ve daha düzenli görünsün istiyorsak?
Size şimdi anlatacağım yöntem:
En iyi içeriğinizi merkez sahneye koyar.
Eski içeriği yeniden kullanmak ve yeni bir kitlenin önüne çıkarmak çok basit ve hızlı hale getirir.
İçeriğinizi yeniden biçimlendirir, böylece bağlantılarınızın indirmesi ve ağlarıyla paylaşması daha da kolay olur.
Bu bahsettiğim sihirli yöntem nedir?
“LinkedIn Belgeleri”.
Bu yazıda, LinkedIn Belgelerinin tam olarak ne olduğunu, bu özelliği neden kullanmanız gerektiğini ve onu en iyi şekilde kullanmanın yolunu açıklıyorum.
LinkedIn Belgelerini nasıl kullanacağınızı anlarsanız, görünürlük ve etkileşim istatistiklerinizde büyük bir artış göreceğinizden eminim. Ne kadar çok insan içeriğinizi kullanır, tüketir ve paylaşırsa profiliniz o kadar güçlenir ve büyür – bu da kaçınılmaz olarak sizin için daha fazla kitleye yol açar.
LinkedIn Belgeleri nedir?
İçerik pazarlamasının, mümkün olduğunca çok okuyucuyu çekmek ve onları meşgul etmekle ilgili olduğu artık bir sır değil.
LinkedIn için – ve aslında tüm sosyal medya – için etkileşim kraldır.
LinkedIn’in etkileşimi ölçme yollarından biri de bekleme süresidir.
Bekleme süresi nedir?
LinkedIn bekleme süresi, bir kullanıcının akıştaki bir güncellemeyi (gönderiler veya makaleler) tıkladıktan sonra içerik üzerinde geçirdiği süreyi ifade eder.
LinkedIn algoritması, bekleme süresini bir gönderinin kalitesinin güvenilir bir göstergesi olarak görür.
Bekleme süresi neden bu kadar önemli?
LinkedIn’in algoritmasının iki temel amacı vardır: ilgili içeriğe öncelik vermek ve etkileşime teşvik etmek.
Algoritma, platformda harcanan zamanı artırmak için insanların görmek istedikleri içeriği haber kaynaklarına aktaracak şekilde tasarlanmıştır.
Eğer algoritma gönderinizde yüksek bir “bekleme süresi” görebilirse, o gönderiye daha fazla değer verecek ve erişimini genişletecek, onu görecek ve onunla etkileşimde bulunacak kişi sayısını artıracaktır.
Algoritmanın yanınızda olmasını sağlamak için okuyucuların dikkatini uzun süre tutan içerikler yayınlamalısınız.
Asıl soru, insanların gönderilerinize dikkat etmelerini ve mümkün olduğu kadar uzun süre etkileşimde bulunmalarını nasıl sağlayacağınızdır? LinkedIn Belgelerinin devreye girdiği yer burasıdır.
LinkedIn Belgeleri, gönderilerinizde bekleme süresini artırmanıza nasıl yardımcı olabilir?
İlk olarak, “LinkedIn Belgeleri” haber akışındaki kalabalıktan sıyrılıyor. Sonuç olarak, daha fazla kişi durur ve gönderilerinize bakar.
İkincisi, bu tür yayınların LinkedIn bekleme süresini artırdığı kanıtlanmıştır.
Bunun nedeni, belgenizin bir slayt gösterisi olarak sunulmasıdır, bu nedenle okuyucunun onu tüketmeye başlaması ve belgenin slaytları / sayfalarını tıklamaya devam etmesi kolaydır.
Potansiyel müşteri oluşturmak için içerik pazarlamasını kullanan herkes için bu gerçekten altın değerinde!
Bir PDF gönderisi oluşturmak için LinkedIn Belgelerini nasıl kullanıyorsunuz?
Sıfırdan bir gönderi oluşturmak istemiyorsanız önceden oluşturduğunuz içeriklerden herhangi birini kullanabilirsiniz.
Örneğin:
- Blog gönderileri ve makaleler
- PowerPoint sunumları
- Google dokümanlar
- Infografikler
Sadece onları görsel olarak çekici ve tüketmesi kolay hale getirmeniz gerekiyor. Tüm LinkedIn Belgeleri PDF olarak gönderildiği için bunları bir PDF formatında kaydetmelisiniz.
Bugün sizlerle eski içeriği yeniden kullanmak ve PDF’ye dönüştürmek için kullanabileceğiniz bazı ipuçlarını paylaşmak istiyorum.
LinkedIn Belgelerini Kullanmanın ve Görünürlüğü Artırmanın 5 Yolu
1. PowerPoint yeni en iyi arkadaşınızdır.
Ağınızın okumayı ve paylaşmayı seveceği gerçekten ilgi çekici, paylaşılabilir bir belge oluşturmak için PowerPoint (veya Mac kullanıcıları için Keynote) kullanabilirsiniz.
Örneğin, geçtiğimiz günlerde yazdığım “LinkedIn Gönderisi Nasıl Oluşturulur?” adlı bir blog gönderisini yeniden tasarladım. Slayt gösterisine çevirdim, ardından PDF’ye dönüştürdüm ve LinkedIn Belgesi olarak yükledim.
Gönderi haber akışında ön plana çıktı ve anında güzel yorumlar aldı.
Bu gönderimi buraya tıklayarak görebilirsiniz: https://www.linkedin.com/feed/update/urn:li:activity:6739833435952582656/
Bu gönderilerin kısa, net, değerli ve okunması kolay cümleler içerdiğinden emin olun.
Şimdi, tek bir grafik olmak yerine, yazımdaki bekleme süresini artıran, okuması eğlenceli, paylaşılabilir bir belge haline dönüşmüş oldu.
2. Blog gönderisinin tamamını PDF’ye dönüştürün
Print Friendly, herhangi bir web sitesi makalesini indirip paylaşabileceğiniz sade, temiz, güzel görünümlü bir PDF’ye dönüştürmenize olanak tanıyan ücretsiz, güçlü ve basit bir araçtır.
Printfriendly.com‘a gidin, dönüştürmek istediğiniz makalenin web adresini girin ve PDF sizin olsun.
3. PDF’leri yeniden kullanın
Bağlantılarınızın seveceğini düşündüğünüz güzel tasarlanmış kaynaklarınız varsa, bunları kesinlikle LinkedIn Belgeleri olarak paylaşmalı ve onlara yeni bir izleyici kitlesi vermelisiniz.
4. Word ve Google Dokümanlarını PDF’lere dönüştürün
Peki ya Word belgeleri veya Google Dokümanlar?
Kesinlikle Word Belgelerini ve Google Belgelerini LinkedIn Belgeleri olarak kullanabilirsiniz.
Her şeyde olduğu gibi, paylaşmadan önce dosyayı PDF’ye dönüştürdüğünüzden emin olun.
Aşağıda, “LinkedIn Üzerinden İş Başvuruları Yapmak!” örnek gönderimi görebilirsiniz. https://www.linkedin.com/in/cansu-yilmaz/detail/recent-activity/documents/
5. Infografikleri yeniden kullanın ve bunları PDF’lere dönüştürün
Infografikler, sosyal medyada çok popülerdir ve güçlü bir etkileşim elde etmek için akıllı ve güvenli bir yol sağlar.
LinkedIn Belgeleri, sizin etkileşim süper kahramanınız olma potansiyeline sahiptir!
- Kitlenizin dikkatini hızlı ve kolay bir şekilde çekin.
- Okuyucularınıza paylaşılabilir değerli içerikler sunun.
- Bu içerikle etkileşimde bulunma sürelerini artırın.
- Algoritma, üzerindeki çok sayıda göze dikkat ederken, bu içeriğin popülaritesini artırın.
LinkedIn birçok harika özelliğe sahiptir, ancak bu kesinlikle en güçlü ve kullanımı kolay olanlardan biridir.
LinkedIn Belgelerini Müşterilere Dönüştürmenin Sihirli Yolu
Tamam, yani en iyisini sona sakladım. LinkedIn’de belge gönderileri oluşturmak için çaba gösterirseniz, bu artan görünürlüğün bir kısmını yeni işe dönüştürebilirsiniz.
İşte bunu nasıl yapıyorum…
Paylaştığım belgelerin çoğuna bir Harekete Geçirici Mesaj (CTA) ekliyorum.Ve bunları mini satış hunilerine dönüştürüyorum.
Harekete geçirici mesajları nasıl ve nerede kullandığımı LinkedIn Belgeleri gönderilerimde özetleyeyim.
” Instagram’daki tek bağlantı kısıtlamasına çözüm bulacak 4 araç!” yazısının sonuna basit bir eylem çağrısı ekledim: ” Beni Instagram’dan da takip edebilirsiniz.” Bu CTA’nın amacı instagram hesabıma daha fazla trafik çekmekti.
https://www.linkedin.com/in/cansu-yilmaz/detail/recent-activity/documents/
“Tasarım Hazırlarken Bu 6 Siteden Mutlaka Faydalanın!” PDF’ini içeren gönderide, LinkedIn Profil Dönüşüm ve Etkileşimi için bir harekete geçirici mesaj var. https://www.linkedin.com/feed/update/urn:li:activity:6780079357374296065/
LinkedIn Documents gönderilerini nasıl kullanıyorsunuz?
LinkedIn Belgelerini kullanma planlarınız var mı? Ne tür içerik kullanmayı planlıyorsunuz? Onları kullandıysanız, sonuçlarınızı duymak isterim.
Linkedin’de Kendinizi Nasıl Konumlandırırsınız?
LinkedIn, iş dünyasındaki kişilerin diğer kişilerle iletişim kurmasını ve bilgi alışverişi yapmasını amaçlayan profesyonel sosyal paylaşım platformudur. Aralık 2002’de kurulan LinkedIn’in Türkiye’de toplam kullanıcı sayısı 2020 itibariyle 8.4 milyona ulaşmıştır.
Kendinizi, markanızı veya işletmenizi konumlandırmak istiyorsanız mutlaka LinkedIn’de yer almanızı öneririm.
Şimdi neden LinkedIn kullanma zamanı?
Sosyal medya platformlarını 2’ye ayırıyorum. İçeriğe Doymuş Platformlar ve İçerik Eksikliği Olan Platformlar.
Instagram gibi içeriğe doymuş hedef kitleyle buluşturma oranınız değişen algoritmalarla oldukça az düzeyde. Mutlaka reklam ile desteklememiz gerekiyor ki ilgili hedef kitleyle bu içeriğiniz buluşabilsin.
LinkedIn’e bakacak olursak daha önce kurulmuş olmasına rağmen son zamanlarda yapılan güncellemeler ile ve artan ivmesiyle içerik eksikliği olan platformdur tam manasıyla. O eksikliği kaliteli içeriklerle doldurmak sizin elinizde. Organik erişimi oldukça fazla. Kişisel markanızı büyütmek için bugünden itibaren LinkedIn’de yer almanız gerekmekte. Şu an tam LinkedIn zamanı.
“Eğer kimse reklamınızı okumuyor ve bakmıyorsa doğru konumlandırma bir işe yaramıyor demektir. “
– David Oglivy
Peki kendi markamızı konumlandırmak için hangi temel adımları atmalıyız? diye soracak olursanız sizin için 3️ madde ile özetledim:
3 Başlık Belirleyin:
LinkedIn profilinizde en fazla 3 konu başlığı belirleyin ve o başlıklar çevresinde içerikler üretin. Hangi konu geçtiğinde akıllara siz gelmek istiyorsanız o konulara yönelebilirsiniz. Belirli konulara odaklanıp o doğrultuda ilerlemek hem daha hızlı yol almanıza neden olacak hem de sizin açınızdan içerik üretimini kolaylaştıracaktır.
Hikayenizi Sahiplenin:
Kimseniz o olun ve onun gibi davranın. Başarısızlığa uğradığınız bir proje varsa bunu açıkça dile getirin, kabullenin. Facebook’un kurucusu Zuckerberg’ ın bu platformu nasıl kurduğunu herkes bilir. Çünkü bu hikayesini herkese anlatmıştır. Sizin de bir işletme olarak veya bir kişi olarak yola çıkış hikayeniz var. Neden bunu herkesle paylaşmayasınız ki? Unutmayın ki herkes hikayeleri sever.
Değerli İçerikler Üretin:
Kişisel markalaşma süreci değer katan içerikler üretmekle başlar. Komik paylaşımlar çok fazla etkileşimler alıyorsa ama sizin marka değerinize bu paylaşımlar hizmet etmiyorsa bu içeriklere yer vermeyin. Yani sadece rekabet duygusuyla olmadık içerikler paylaşmayın.
LinkedIn hakkında bilgi, en güncel gelişmeler ve etkileşim için Telegram kanalıma katılın: https://t.me/joinchat/RMmLLjgIX8F1jywx
Sosyal Medya İçerik Yönetimi ve Markalaşma
Tüm markalar veya işletmeler artık sosyal medya platformlarının gücü fark etmeye başladı. Sosyal medya içerik yönetimi ile ilgili oldukça sık karşılaştığım soruların başında şu geliyor: Nasıl içerik üretebilirim?
Tek kelime ile cevaplandıracak olursam tamamen hedef kitlenizi düşünerek hareket edin derim.
Peki, gerçekten içerik üretmek zor mu?
İçerik üretmek kolay değil ama zor da değil. Hep tek yönlü düşünüp o şekilde hareket ediyoruz. Bir içerik hazırlıyoruz ve o sadece bir platforma özgüymüş gibi orada yer alıyor. İçerik üretimini 3 adımda gerçekleştirebiliriz:
- Hazırla: Uzun biçimli bir içerik oluştur.
- Yarat: Bundan özellikle anahtar notları seçerek kısa içerikler oluştur.
- Dağıt: Tüm ilgili sosyal platformlarda paylaş.
Hemen küçük bir örnek ile açıklayayım. Örneğin YouTube için uzun biçimli bir içerik hazırladınız. Bunun ses kısmını alıp podcast, bir cümlesini alıp tweet paylaşımı ve çarpıcı kısımlarıyla da kısa videolar oluşturabilirsiniz. LinkedIn, Facebook, Instagram veya diğer ilgili platformlara içeriğinizi dağıtabilirsiniz. Burada anahtar kelime “ilgili platformlar” arasında dağıtım yapmaktır.
❝ NETFLIX GİBİ DÜŞÜNÜN! ❞⠀
Ayrıca sektör ne olursa olsun sosyal medya akışınızda tüm duygulara yer verin. Netflix gibi içeriğinizde bilgi, eğlence, dram, korku gibi ögeleri bulunsun. Hedef kitlenizin duygularına dokunun. Bunun size, markanıza veya işletmenize mutlaka yardımı olacaktır.
Sosyal medyada bir marka kimliği oluşturmak; zaman, sabır ve süreklilik gerektirir. Neler yapabilirsiniz bol bol analiz etmeniz gerekir. Yine Netflix üzerinden bu markalaşma sürecini sizlere anlatmak istiyorum. Hem de en çok izlenen dizi serisi olan La Casa De Papel ile.
La Casa De Papel’i Netflix ‘te en çok izlenen dizi yapan nedir?
Bu diziden hangi pazarlama derslerini öğrenebiliriz?
Para soygunu düşünüldüğünde aklınıza gelen en iyi 3 şey?
1. Dali Maskesi
2. Kırmızı Tulum
3. Marşı- Bella ciao
Sokak kıyafetleri, maske yok ve arka planda rastgele enstrümantal olan bir soygun mu hayal ediyorsunuz?
Aslında hayal bile edemezsiniz.
Neden?
Çünkü markada kökleşmiş olan bu.
Değiştirilemeyen bir DNA veya ruh gibi.
Bu da bizi önemli bir pazarlama kavramına götürüyor.
Marka kimliği
Bir markanın tüketicinin zihninde markayı tanımlayan ve ayırt eden renk, tasarım, sembol ve logo gibi görünür unsurlarıdır.
Marka konumlandırmasından farklıdır.
Marka konumlandırma zamanla değiştirilebilir, ancak “Marka Kimliği” asla değiştirilemez.
İkinci soygunda gözlemlediğimiz de buydu.
Aynı maske, tulum ve Bella ciao’ya sahipti.
Marka kimliği hiç değişmedi.
Sağlam marka kimliğinin faydaları?
Markaya sadakat ve güven kazandırmaya yardımcı olur.
Sonuç?
Marka, tüketicinin zihninde daha kaliteli bir ürün olarak konumlandırılır ve bir şey talep edebilirsiniz.
Sadece kurumsal markalaşma için değil, aynı zamanda kişisel markalaşma için de önemlidir.